Müge TUNA yazdı
Bu noktada Davos Dünya Ekonomik Forumu’nun çıktılarıyla ilgili şu tespiti yapmak önemli: Davos görüşme ve fikir teatilerinden bir uygulama (execution) beklenmemeli; burada ancak fikirsel bir altyapi oluşturulabilir çünkü Davos kural koyucu ve yaptırım uygulayıcı bir nitelik taşımıyor. Türk şirketleri yöneticilerinin de Davos’da yaptıkları açıklamalarda, genel temaya uygun olarak “yapay zeka öncelikli ileri teknoloji” yanında; “iklim değişimi”, “sorumlu yatırım”, “mindful liderlik”, “parçalanmış bir dünyada” iyileştirmeyi sağlamak üzere “kooperatif rekabet”, “istihdamın korunması”, “transformatif sinerjiler ve net sıfıra yolculuk”, “sürdürülebilirlik için inovasyonun önemi” gibi konulara öncelik verdikleri görüldü. İşte, Davos’un ve geleceğin şifrelerine ilişkin şirketlerin açıklamaları :
Koç Topluluğu CEO’su Levent Çakıroğlu,
World Economic Forum tarafından ‘’Güvenin Yeniden İnşası’’ temasıyla düzenlenen Davos Zirvesi’nde “İklim Değişikliğine Uyum için Yeni Uygulamalar” oturumunda konuştu. Topluluğun iklim değişikliğine uyum sürecindeki önceliklerini ve geliştirdikleri teknolojileri anlatan Çakıroğlu; dijital dönüşümün, 2050 yılında karbon nötr olma hedeflerine önemli ivme kazandırdığını söyledi. Ayrıca su verimliliği üzerinde önemle durduklarını belirten Çakıroğlu, iklim değişikliğinin en kritik sonuçlarından birinin su krizi olduğunu belirtti. Küresel olarak su kaynaklarının %70’inin tarım alanında kullanıldığını ve bu oranın Türkiye’de %77 olduğunu söyledi. Yenilenebilir enerji alanındaki öncü şirketleri Entek’in, bilgi teknolojileri şirketleri Koç Dijital ile aynı miktarda su ile daha fazla enerji üretmeye yönelik bir projeyi hayata geçirdiğini; bu Yapay Zekâ destekli proje ile geçmiş verileri analiz ederek, Koç portföyündeki Menzelet ve Kılavuzlu hidroelektrik santrallerine gelebilecek su miktarına ilişkin tahminlerde bulunduğunu anlattı. Projenin başarılı uygulaması sayesinde; tahminlerin doğruluk oranının %90’ın üzerine çıktığını, enerji üretiminin %2,5 artmasıyla, yaklaşık 7 bin hanenin yıllık elektrik ihtiyacına karşılık gelen enerjinin ekonomiye kazandırılacağını hesapladıklarını açıkladı.
Sabancı Topluluğu: Türk iş dünyasını en geniş katılımlı şekilde temsil eden Topluluklar arasında yer aldı. Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper,
17 Ocak’ta CNBC’nin organizasyonunda “Neden Sürdürülebilirliğe Odaklanmaya Devam Etmeliyiz?” paneline katılırken; 18 Ocak’ta da Dünya Ekonomik Forumu’nun en ilgi çeken açık oturumları arasında yer alan “Avrasya için Yeni Bir Şafak” panelinde konuşmacı olarak yer aldı. Medeniyetin ve insanlığın gelişiminde Avrasya’nın tarih boyunca hep öncü bir rol üstlendiğine işaret ederek, şunları söyledi: “Bugün geldiğimiz noktada, Avrasya’nın gelişimi, istikrarı, refahı sadece bölge ülkeleri için değil, küresel ekonomi için de çok büyük öneme sahip. Türkiye de bu coğrafyanın en kilit ülkelerinden biri. Pandemi süreci ve sonrasında ortaya çıkan jeopolitik karışıklıkların neticesinde, Türkiye’nin hem enerji koridorunda hem de tedarik zincirindeki rolünün çok daha önemli hale geldi. Gelecek 5 yıl içerisinde, Sabancı Topluluğu’nun Türkiye’de enerjiye 6,2 milyar dolarlık yatırım yapacağı bilgisini paylaşan Alper, konuya yönelik şu bilgileri de paylaştı: “Türkiye’de 5 yıllık dönemde hayata geçirilecek her üç rüzgâr ve güneş santralinden biri Sabancı imzasını taşıyacak. 2030’a kadar üretim portföyümüzün yaklaşık %80’ini yenilebilir enerjinin oluşturmasını, 2050 yılında ise enerji üretimimizin %100’ünü yenilenebilir kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz.”
Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah,
verimlilik anlamında herkesin gündeminde yapay zekâ olduğunu ve ülke olarak yapay zekâyı çok daha üst sıralara almamız gerektiğini kaydetti. Türkiye’de rekabetçiliğin daha çok ucuz iş gücüne dayalı olduğunu belirtirken; bunu değiştirmek üzere Türkiye’deki kuruluşların yapay zekâ konusunda mutlaka adım atması gerektiğini söyledi. Sağlık sanayi, ilaç endüstrisi, moleküler tıp alanları da kamu – özel işbirliğinin ön plana çıkması gereken alanlar. Rekabeti ise işbirliği ile yapmanın faydasını gördüklerini belirten Gümrah, “İşlerimizi uluslararası biçimde yapmak temel stratejimiz. Vitra Karo’nun yatırımı bu sene devreye alınacak. Dijital konuların topluluk içindeki etkinliğini artıracağız.” dedi. Vitra Karo Bozüyük üretim tesisinin Dünya Ekonomik Forumu tarafından karo seramik sektöründen Global Lighthouse Network’e seçilen ilk tesis olmasının önemine dikkat çekerek; yapay zeka, veri analitiği, nesnelerin interneti ve endüstri 4.0 alanındaki ileri teknoloji uygulamaları ile değer zinciri ve iş modellerini dönüştürdükleri, enerji verimliliği, süreç ve kaynak optimizasyonu ile etkin bir yetenek gelişimi sağladıkları bir program yürüterek bu seçkin ağa katılmış olmalarının gururunu dile getirdi.
Kale Grubu, Dünya Ekonomik Forumu ve kurucusu Schwab’ın Vakfı’na ait olan “Küresel Sosyal Girişimcilik İttifakı” iş birliği ile oluşturulan Rise Ahead Taahhüdü’nün Türkiye’deki ilk imzacısı, dünyadaki ise ilk 13 imzacısından biri oldu. Daha sürdürülebilir ve daha eşit bir dünya yolunda atılan önemli bir adımı temsil eden bu taahhüt ile, Kale Grubu küresel sorunlara çözüm arayan sosyal girişimcilik ekosistemini desteklemeye devam edeceğinin altını çizdi. Rise Ahead Taahhüdü’nün amacı, küresel düzeyde özel sektör ile iş birliği yaparak, sosyal inovasyon katılımını artırmak ve 1.125 trilyon dolarlık küresel fon sağlamanın ötesinde; iklim eylemi, eşitsizlikleri azaltma ve yaşam koşullarını iyileştirme gibi alanlarda anlamlı değişikliklere öncülük etmek. Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay,
sosyal girişimcilik ekosistemine verdikleri desteği şu sözlerle ifade etti: “Rise Ahead Taahhüdü”nü imzalayarak hedeflerimizi ve çabamızı bir adım daha öteye taşıyor; toplumsal zorlukların temel nedenlerini anlayarak çözüm üretme, yenilikçilik ve sürdürülebilir büyüme için yeni yollar oluşturmaya söz veriyoruz.”
patronlardunyasi.com
Dört duvar arasına sıkışan, bilgisayarla yaşayan, e-postalar ile boğuşan beyaz yakalıların dünyası.
