Ali Koç ve Ali Sabancı’nın yolu 90’larda New York’ta eğitim ve ilk işleri sırasında kesişti. 2005’te iki Ali’nin girişimiyle Koç-Sabancı konsorsiyumu Türk Telekom ihalesine girdi.
Gazete Oksijen’de yer alan habere göre, 1990’lı yılların başında Koç ve Sabancı ailelerinin iki Ali’si, Ali Koç ve Ali Sabancı’nın yolları New York’ta kesişti. Rice Üniversitesi’ni bitirdikten sonra Harvard Üniversitesi’nde yüksek lisans yapan 1967 doğumlu Ali Koç, 1993 yılında Morgan Stanley’de çalışıyordu, Tufts Üniversitesi mezunu 1969 doğumlu Ali Sabancı ise Columbia Üniversitesi’nde yüksek lisans yapıyordu. O yıllarda ortak arkadaşları sayesinde bir araya geldiler.
Türkiye’ye döndükten sonra her ikisi de kendi yollarında ilerledi. Ali Sabancı 2000 yılında babası Şevket Sabancı’nın öncülüğünde “aile ofisi” olarak kurdukları Esas Holding’in yönetimine girdi. Başta Pegasus olmak üzere çok başarılı girişimlere imza attı. Ali Koç da Koç Holding’de bilgi sistemlerini hayata geçirdi, bilgi teknolojilerine yatırımlar yaptı. Koç Ailesi’nin diğer üyeleriyle birlikte Türkiye’nin en büyük şirketler grubu olan Koç Topluluğu’nun rotasını çizen kilit isimlerden biri oldu.
Geçtiğimiz hafta Sabancı ve Koç Ailesi’nin iki Ali’sini yan yana gören birçok isim, “ilk kez bir iş için bir araya geliyorlar” dese de iş dünyasını takip edenler zihinlerini tazelediklerinde hatırlayacaklardır; 2005 yılında bu ikilinin yolu Türk Telekom’un özelleştirme ihalesinde de kesişti. Birlikte bir konsorsiyum kurdular, ihaleye birlikte katıldılar ve ilk kez Sabancı ve Koç bir işbirliğine imza attı. İhale, daha sonra Türkiye’yi milyarlarca dolar dolandıran Lübnanlı şirkette kalınca bu ortaklık bir girişim haline dönüşemedi.
İşte yıllar sonra Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç ve Esas Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı yeni bir işbirliğine imza attılar. Koç Üniversitesi ve Esas Holding haziran ayında alternatif yatırımlar konusunda bir ekosistem yaratmak için bir araya geldi. Koç Üniversitesi’nde kısaltılmış adıyla KUES- Türkiye’nin ilk Alternatif Yatırımlar Merkezi’ni açtılar. Bu işbirliğinin duyurulması için de Koç Üniversitesi’nde Ali Koç ve Ali Sabancı’nın katılımıyla basın buluşması düzenlendi. Buluşmaya Koç Üniversitesi Rektörü Metin Sitti ve Esas Holding CEO’su Çağatay Özdoğru, Merkez Direktörü Doç. Dr. Uğur Çelikyurt ve akademisyenler katıldı.
Toplantı çok samimi bir ortamda geçti. Ali Koç kürsüye geldiğinde, “Bizim ailede işlerin yönetimi aramızda serpiştirilmiştir. Koç Üniversitesi ile ilgili kişi ben değilim, ancak buraya Rahmi Koç’un ricasıyla geldim. Kendisinin Ali Bey’le ayrı bir dostluğu var, kendisi katılamadığı için benim katılmamı istedi. Bu işi çok önemsiyor” dedi.
Koç, konuşmasında, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Son Günü’ne atıfta bulunarak hem Fenerbahçe’de hem de Koç Holding bünyesinde toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik politikaları hayata geçirdiklerini söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 101. yılına ve Atatürk’ün tam bağımsızlık için ekonomik kalkınmaya verdiği öneme değinen Ali Koç, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kalkınma yolunda sorumluluk üstlenmiş vizyoner liderlerin gerçekleştirdiği yatırımlarla Türkiye’de birçok ilke imza atıldığını vurguladı.
Ekonomik kalkınmada girişimciliğin yanı sıra inovasyonun önem kazandığını anlatan Ali Koç, “Son yıllarda dünyayı sallayan 20 şirkete bakın. Hiçbiri Avrupa’dan çıkmadı. Biz yabancı sermayeyi neden çekemiyoruz, çünkü ülkemizde son dönemde maçın kuralları devamlı değişiyor. Adam önünü göremiyor, göremediği zaman da güvenli liman olarak görmüyor. Halbuki dünyada trilyonlarca para gidecek yer arıyor. İnanıyorum ki KUES’in yaptığı çalışmalar, yabancı yatırımların çekilmesine rehberlik edecektir” dedi.
Koç, tarım, gıda ve sağlık alanlarındaki yatırımların gelecek için önemli olduğunu da vurguladı.
KOÇ AİLESİ’NE BORÇLUYUM
Ali Sabancı ise kürsüye çıktığında 2023 Ağustos ayında geçirdiği tekne kazasını hatırlatarak söze başladı ve “Burada olmamı Koç Ailesi’ne borçluyum. Kaza sonrası beni hayata Koç Sağlık Grubu döndürdü” dedi.
Bu proje için Rahmi Koç’u aradığında, “Sizden bir şey istemek için değil, size bir şey vermek için arıyorum” dediğini ve bu işbirliğinin gerçekleşmesi için Rahmi Koç’un da görüşlerini, önerilerini yazılı olarak ilettiğini söyledi.
Ali Sabancı, “Global ölçekte alternatif yatırım alanında uzmanlaşmış bir finansal yatırım şirketi olarak, Türkiye’nin en prestijli üniversitelerinden biri olan Koç Üniversitesi ile böylesine önemli bir işbirliği yapmaktan gurur duyuyoruz. Esas Holding olarak Aile Ofisi’nden varlık yönetimi modeline geçerken tecrübelerimizi ekosistemle ve endüstriyle paylaşmak istedik. Bu yönde çalışırken endüstri ve akademi işbirliğinin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Bu işbirliğinin inovasyonu teşvik edeceğine, bilimsel ve teknolojik gelişmeyi hızlandıracağına, toplumsal fayda ve ülkenin ekonomik büyümesine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Türkiye’de alanında bir ilk olan bu merkezin kuruluşu, ülkemizin akademi ve yatırım dünyasında çok mühim bir dönüm noktası olacak. Koç Üniversitesi – Esas Alternatif Yatırımlar Merkezi, bölgesel bir merkez halini alarak alternatif yatırım stratejileri konusunda küresel diyaloğa katkıda bulunacak” dedi.
YENİ FİKİRLER HAYATA GEÇECEK
Toplantıda Esas Holding Ceo’su Çağatay Özdoğru ve Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Sitti de merkez ile ilgili bilgi verdi.
Prof. Sitti, “Genç ve dinamik nüfusumuz, yaratıcı-girişimci ruhumuz ve global pazarlara entegrasyon kabiliyetimiz bu potansiyeli daha da güçlendiriyor. Bu fırsatı değerlendirebilmek için akademinin de aktif rol üstlenmesi gerekiyor. Üniversiteler hem bilgi birikimi hem de araştırma altyapılarıyla, alternatif yatırımları geliştirecek politikaların oluşturulmasında ve yeni fikirlerin hayata geçirilmesinde liderlik yapabilir” dedi.
Esas Holding CEO’su Çağatay Özdoğru ise konuyla ilgili tecrübelerine vurgu yaparak şöyle konuştu:
“Dünya çapında 3 ofisimizle faaliyet gösteren küresel bir çoklu varlık yöneticisi olarak, alternatif yatırımlar konusundaki deneyimimizi Koç Üniversitesi – Esas Alternatif Yatırımlar Merkezi aracılığıyla öğrencilere, genç profesyonellere ve tüm ekosisteme aktaracağız. Esas olarak iş modelimizin merkezinde girişimcilik ve inovasyon var. Bunun sürdürülebilir kalkınmaya direkt etkisi olduğunu biliyoruz. Hayata geçirilen bu merkez, Türkiye’de alanındaki ilk örnek. KUES’in akademi ve özel sektör işbirliğine dayalı yaklaşımıyla, gençlerimiz için teorik bilgi ile pratik uygulamalar arasındaki boşluk doldurulacak.”
patronlardunyasi.com
Dört duvar arasına sıkışan, bilgisayarla yaşayan, e-postalar ile boğuşan beyaz yakalıların dünyası.